Kanada, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (BMGK) oturumları öncesinde Filistin devletini resmen tanıdığını açıkladı. Başbakan Mark Carney’nin New York’a hareketi sırasında yapılan bu duyuru, hem Kanada siyasetinde hem de uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı.
İki Devletli Çözüm Vurgusu
Kanada’nın yanı sıra Fransa ve Britanya da bu hafta Filistin’i tanıyan ülkeler arasına katıldı. Bu adımın, uzun süredir tartışmalı olan iki devletli çözüm ihtimalini canlı tutmak amacıyla atıldığı belirtildi.
Başbakan Carney’nin pazartesi günü, diğer dünya liderleriyle birlikte Filistin devletinin tanınmasına ve iki devletli çözüme odaklanacak özel bir etkinliğe katılması bekleniyor.
İsrail ve ABD’den Sert Tepki
İsrail ve en büyük müttefiki ABD, Filistin’in tanınmasına karşı çıkıyor. Özellikle Gazze’de çatışmaların sürmesi ve Hamas’ın hâlâ rehineleri elinde tutması gerekçe gösteriliyor. Bazı Yahudi kuruluşları da bu kararın barış sürecini baltalayacağını savunuyor.
Kanada’nın Gerekçesi
Kanada hükümeti, bu tanımayı “Filistin devletinin varlığını uluslararası hukuk çerçevesinde açık ve net biçimde onaylamak” amacıyla yaptığını belirtti.
-
BM üyesi 193 devletten 147’si halihazırda Filistin’i tanıyor.
-
Kanada böylece “uluslararası toplumun büyük çoğunluğuna” katılmış oldu.
Dışişleri Bakanı Anita Anand, bu adımın hemen bir diplomatik normalleşme anlamına gelmediğini vurguladı: “Tanıma ikilidir: ya tanırsınız ya da tanımazsınız. Normalleşme ise zaman alan bir süreçtir.”
Şartlı Tanıma
Kanada, Filistin’i tanırken bazı koşullar da öne sürdü:
-
Batı Şeria’daki Filistin Yönetimi’nin reform yapması ve yeni seçimler gerçekleştirmesi.
-
Hamas’ın gelecekteki Filistin devletinde herhangi bir rol oynamaması.
-
Kurulacak Filistin devletinin askerden arındırılması.
Tepkiler ve Tartışmalar
ABD Dışişleri Bakanlığı, Filistin heyetine vize vermeyerek BM Genel Kurulu’na katılımlarını engelledi. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da bu nedenle New York’a gidemedi.
Kanada’daki Yahudi kuruluşlarından CIJA ise kararı eleştirerek, “Filistin devleti, ancak İsrail ve Filistinlilerin doğrudan müzakeresi sonucunda kurulmalı. Bu şekilde yapılan tanıma barış getirmeyecek, tersine Hamas’a cesaret verecek” açıklamasında bulundu.
Sonuç
Kanada’nın bu adımı, Orta Doğu barış sürecine dair uluslararası dengeleri yeniden şekillendirebilecek nitelikte. Ancak bu kararın barışa mı yoksa yeni gerilimlere mi yol açacağı önümüzdeki aylarda daha net görülecek.
