Türkiye’den yapılan öğrenci vizesi başvurularının onay oranlarında ciddi bir düşüş olduğunu görüyoruz. Öyle ki; 2019 yılında %72.86 olan onay oranı 2020 yılında (Ocak-Temmuz ayları arası) %56.65’e düştü. Bu, 2015-2019 onay oranlarının ortalamasına göre yaklaşık olarak %20 daha düşük. Peki güçlü bir başvuru sunabilmek için dikkat etmeniz gereken konular neler?

‘Niyet mektubu’ – bir diğer adıyla ‘öğrenim planı’

Bu mektup başvurunun en kritik parçalarından biri ve başvuru dosyasının diğer tüm parçalarıyla bütün olarak değerlendirilmesi gereken bir belge. Sıklıkla ‘niyet mektubuma bakar mısınız’ soruları alıyorum ve bu sorulara her zaman ‘niyet mektubunuz başvurunuzdan ayrı düşünülemez, tek başına bakılıp geri bildirim verilmesi mümkün değil’ cevabını veriyorum. Hazırladığımız dosyalarda en fazla emek verdiğimiz aşamalardan biri oluyor ‘öğrenim planı’ hazırlık aşaması. Sunulan planda Kanada’nın ne kadar güzel bir ülke olduğu klişelerinden uzak durmanız ve çok genel ve muallak ifadelerden kaçınmanız gerekiyor. Bu planın, seçtiğiniz programın geçmiş eğitim ve iş deneyimleriniz ve kariyer planınızla paralel olarak size nasıl faydalar sağlayacağını anlattığınız ayakları yere basan bir plan olması gerekiyor. Eğitim aldığınız ve iş deneyimi kazandığınız alandan farklı bir alan seçmeniz de mümkün elbette ama bunun da mantık çerçevesinde açıklanması şart. Ayrıca şunu da unutmamak gerekiyor: Bir öğrenim planının gerçek, samimi ve mantıklı olabilmesi için şablonlardan uzak durulması ve planın başvuru sahibinin emeği sonucu ortaya çıkmış olması gerekiyor. Bu noktada bir danışmanla çalışmak planınızın sizin için yazılacağı anlamına kesinlikle gelmemeli; danışmanın görevi size bu süreçte rehberlik etmek, doğru soruları sormak, sizi düşündürmek ve gereken noktalarda yapıcı eleştirilerde bulunmak olmalı.

Finansal durum

Kanada’daki eğitiminiz için yapacağınız masrafın bütçeniz ve bu eğitimin size getireceği faydalar açısından ‘mantıklı’ bir harcama olması gerekiyor; bu da rahat bir finansal tablo sunabilmeyi gerektiriyor. Bu konuda da çok sayıda doğru bilinen yanlışla karşılaşıyorum. Finansal durumun belgelenmesinde bilmeniz gereken iki kritik konu var: Birincisi sahip olduğunuz finansal yeterliliğin (birikim, sponsor desteği, devam edecek olan gelir, vb.) Kanada’daki tüm eğitim ve yaşam masraflarınızı rahatlıkla karşılamaya yetecek olması, ve eğer bu yeterlilik eğitiminizin yalnızca ilk yılı için mevcutsa takip eden yıl ya da yıllar için masrafların nasıl karşılanacağına dair somut bilgi ve belgeler sunulması. İkincisi ise sunulan yeterlilik zaman içinde yapmış olduğunuz birikimlerden kaynaklanmıyorsa kaynağının belgelerle sunulması. (Örnek: ev satışı, araba satışı, aile büyüklerinin desteği vb.) Ayrıca ev, araba gibi istendiği an paraya dönüştürülemeyecek mal varlıklarının da mevcut birikim kapsamında sunulamadığını unutmayın.

Ülkenizdeki yaşamınız

Ülkenizde kurulu bir düzeniniz olması Kanada’da size verilen sürenin sonuna geldiğiniz zaman ülkenize döneceğinizin göstergelerinden bir tanesi. Peki neler bu ‘kurulu düzen’ kapsamında değerlendirilebilir? Sahip olduğunuz işiniz, aile bağlarınız, yaşam standardınız, mal varlığınız bu kapsamda sayılabilir. Var olan her bir faktör tek tek ele alınmalı ve kişisel başvuru stratejisi belirlenip güçlü taraflar en etkili şekilde vurgulanmalı.

Öğrenim sonrası planlarınız

En büyük akıl karışıklıklarından birinin de bu konuda olduğunu görüyorum. Öğrenci vizesi bir geçici ikamet türü ve başvurunuzu değerlendiren yetkilinin görevi sizin başvurunuzu yasalarla belirlenmiş uygunluk kriterlerine göre değerlendirmek. Kanada’da öğrenim görmek isteme nedenlerinizin arasında kalıcı oturum iznine sahip olmak da olabilir- bunda herhangi bir sorun yok. Ancak bu başvuruda vize yetkilisini size verilen süre bittiği zaman (bu süre yasal yollarla uzatılabilir elbette) Kanada’da yasa dışı bir şekilde kalmayacağınıza ve ülkenize dönmek için iyi nedenleriniz olduğuna ikna etmeniz gerekiyor. Bu noktada Kanada’da göreceğiniz eğitimin ülkenize döndüğünüz zaman size nasıl iş imkanları yaratacağını ve bu sayede kariyerinizde nasıl bir ilerleme göstereceğinizi mümkün olduğu kadar somut bir şekilde anlatmalısınız- bu aslında bahsettiğim ilk üç faktörle oldukça ilintili olan bir konu.

Bilgilerin aktarılma şekli

Bazen aslında çok mantıklı bir öğrenim planı olmasına ve tüm uygunluk şartlarını karşılamasına rağmen red almış olan kişilerin yapmış oldukları başvurularda kendilerini net ifade edemediklerini ve gerekli bilgi ve belgeleri sunuş şekillerinde sorunlar olduğunu görüyorum. Şunu unutmayın: Değerlendirmeyi yapan yetkili sizin hakkınızda herhangi bir şey bilmiyor ve bu bilgileri almasının tek yolu sizin ilgili her türlü bilgi ve belgeyi etkili, yalın ve organize bir biçimde sunmanız.

Her ne kadar bazı genel kurallar olsa da herkesin profili, özellikleri, yaşam şartları, öğrenim planları ve bütçesi birbirinden farklı olduğu için her başvuru kendine özel bir hazırlık süreci gerektiriyor. Ne yazık ki öğrenci vizesi başvurusu konusunda diğer pek çok konuda olduğu gibi ciddi bir bilgi kirliliği mevcut ve yanlış atılan adımların telafisi zor olabiliyor ya da hiç olmayabiliyor. Bu süreçte resmi ve güvenilir kaynakları takip etmeli, resmi bir kaynaktan gelmeyen bilgilere, yalnızca kişilerin bireysel deneyimlerine dayanan paylaşımlara itimat etmemeli, çok iyi bir planlama yapmalı ve eğer sürecinizi doğru yönettiğinizden yüzde yüz emin değilseniz profesyonel destek alma alternatifini değerlendirmelisiniz.

 

Kanada göçmenlik değerlendirme formunu doldurarak lisanslı göçmenlik danışmanımıza ulaşabilirsiniz. Uygun bulunması durumunda en yakın zamanda sizinle iletişime geçilecektir!

Yorum bırak